Düzey II bölgelerinde kalkınma modeli oluşturmada coğrafi bilgi sistemlerinin rolü: Lucis modeli yaklaşımı

Fen Bilimleri Enstitüsü, Geomatik Mühendisliği Programı, İTÜ

Düzey II bölgelerinde kalkınma modeli oluşturmada coğrafi bilgi sistemlerinin rolü: Lucis modeli yaklaşımı

İbrahim Taşdemir; Şinasi Kaya, 2017

Özet: Sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda Dünyanın en önemli metropollerinden biri olan İstanbul, başta jeo-stratejik konumu ve ekonomik imkânlarının çeşitliliği sayesinde bir çok alanda cazibe merkezi olmaya devam etmektedir. Her ne kadar ulusal kalkınma planı olan Onuncu Kalkınma Planında, mekânsal planlama ve uygulamanın yerinde gerçekleştirilmesi ve ortak karar alma süreçlerini güçlendiren bir yapının oluşturulması öngörülmüşse de, halen onlarca kurumun İstanbul’da farklı ölçeklerde ve konularda planlama yetkisi olduğu gerçeği ortadadır. Farklı kurumların kendi doğruları çerçevesinde hazırlamış oldukları bu planlar arazi kullanım çakışmalarına sebep olurken, zaten doğal işleyişinde hızlı bir nüfus artışına sahip olan kent; Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kanal İstanbul gibi makro projelerle de artık mevcut konut stokunun yetmediği, gün geçtikçe bu ihtiyacın daha da şiddetlenerek arttığı bir çıkmaza doğru sürüklenmektedir. Bu eğilim, başta kuzey ormanları olmak üzere havza koruma alanları, tarım alanları, sit alanları gibi doğal yaşam alanlarını tehdit eder hale gelmiştir. Bu tez çalışmasında farklı kurumların ürettiği planların çakışmaları dikkate alınarak en uygun alan kullanımlarını belirlemek için LUCIS (Land Use Conflict Identification Strategy) modeli kullanılmıştır. Özellikle büyümekte olan kentlerin karşılaştığı söz konusu problemin çözümüne yardımcı olabilecek bir model olan LUCIS modeli ile uygunluk analizleri yapılmıştır. LUCIS modeli, uygunluk analizlerine yeni araçlar sunmakta ve gelecekte görülmesi muhtemel alan kullanım uyuşmazlıklarını mekânsal olarak ortaya koymaktadır. Model, Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) yazılımı olan ArcGIS içerisinde yer alan ModelBuilder arayüzünü kullanmaktadır. Modelin daha iyi çalışması için, insanın mekânla olan ilişkisini özetleyen ve arazi kullanımlarını en genel şekilde tasnif eden yerleşim, tarım ve koruma alanları ile ilgili ulaşılabilen ve anlam ifade eden veriler kullanılmıştır. Modelde amaçlar, hedefler ve stratejiler oluşturularak fiziksel ve ekonomik açıdan en uygun alanlar CBS yardımı ile belirlenmiş ve mevcut alanlar ile karşılaştırılarak alternatif kullanım alanları önerilmiştir. Önerilen kalkınma modeli doğrultusunda, ülkemizdeki kentlerin en büyük sorunlarından biri olan yanlış arazi kullanımlarının önüne geçilebileceği umulmakta, sürdürülebilir kentsel gelişim ve doğa koruma arasında denge sağlanabileceği düşünülmektedir. Bu çalışma aynı zamanda Kalkınma Ajansları tarafından hazırlanan, Düzey II Bölgelerinin anayasası denilebilecek Bölge Planlarının hazırlanmasında yani kalkınma planlamasında; CBS kullanımıyla hızlı, etkili ve doğru bir şekilde verilerin değerlendirilebileceğini ve mekânı etkileyen birçok faktörün aynı anda göz önüne alınarak, alternatif çözüm yollarının bulunabileceğini göstermektedir. İstanbul’un sürdürülebilir bir çevreye sahip ve keyifle yaşanan bir şehir olabilmesi için; LUCIS ve benzeri modeller yardımı ile belli parametreler kullanarak uygun yerleşim alanları belirleyerek, kontrolsüz bir şekilde artan yerleşim alanı ihtiyacını belirli alanlara yönlendirmek gerekli ve mümkündür. Aksi takdirde bu çalışmanın sonuçlarında görüldüğü gibi sürekli artan yerleşim alanları, şehrin can damarları olan su havzalarını, tarım alanlarını ve orman alanlarını gün geçtikçe baskı altına alacaktır.

Tez No: 455343

İlginizi Çekebilir

Sulak alanların uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemleri ile irdelenmesi: Akgöl örneği

Fen Bilimleri Enstitüsü, Geomatik Mühendisliği Programı, İTÜ Sulak alanların uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemleri …

CSCRS